çoğumuz duymuşuzdur adet kaniyla yapilan büyüyü ben bu büyünün ne için yapildiğini açiklayacağim daha önce yazdiğim 41 dikiş büyüsünde eleştiri yapan arkadaşlarimizda oldu büyüler hakkinda yazdiğim yazilar tamamen bilgi amaçlidir tarifi hakkinda kesinlikle yazilarim olmayacaği gibi kimsenin kimseye büyü yapmasini tavsif etmiyor rabbimizin haram kildiğini bir kez daha hatirlatmak istiyorum.
adet kaniyla yapilan büyü bazi medyumlarca papaz büyüsü diye anlandirilmiş olsada bu asilsizdir . Papaz büyüsü halk arasinda adlandirilmiş bir isimdir şunu unutmayalimki papazlarda büyü yapmaktadir hoca diye bildiğimiz hocalarimizda müslüman ülkelerde papaz büyüsü diye adlandirdiğimiz büyüler gayri müslüm ülkelerdede hoca büyüsü diye anlandiriliyor olabilir.
aslinda ne papaz büyüsü nede hoca büyüsü yoktur büyünün adida yoktur hepsi tek bir amaca hizmet etmektedir kötülük.
adet kaniyla yapilan büyü genelde evli kadin ve erkekler için uygulanir yaptiran kadin ise adet gördüğü ilk gün kaniyla yaptiran erkek isede meni sinden yapilan bir büyü çeşididir. çoğunlukta eşler arasina soğukluk düşürmek yada eşleri bir birine bağlamak amaçli yapilmaktadir. Evli eşleri birbirine bağlamak amaçlida olsa bunun günah olduğunu bilmenizi isterim ancak bir husus vardirki onuda göz ardi edemiyorum . Kari koca arasini düzeltmek için yalani helal kilmiştir rabbimiz.
çaresizlik içinde olan bir kadin yada koca eşiyle yuvasini kurtarmak adina birşeyler yapmak istiyorsa bunu yine büyüden değil havas ilminden faydalanarak yapabilir bu konuda da gerçekten zor durumda olan arkadaşlara yardimci olmayi seve seve isterim ancak özelden aldiğim mesajlarin bir çoğunda bekar arkadaşlar sevdiğim beni sevsin gibi konularda yardim istemişler
bu gibi durumlarda lütfen arkadaşlar siz seviyorsunuz diye o insani bir takim gizemli güçlerle elde etmeye çalişmayin onu büyüyle kendinize bağlamak yerine allahtan hayirli olani istemek daha doğru olacaktir.
alıntı
Büyü ince, gizli ve anlasilmasi güç olaydir. Hakikatle hayalin karisimi olup seri tariflerden biri de, insanin direkt olarak vücudunu, gözünü veya aklini etkilemesidir.
Esasi ilimdir, elektrik ve atom ilmi gibi. Bu ilmin kötüye kullanilmasi, atomun enerjiye degilde, bir sehre atilmasi gibidir. lstemedigini yaptirmaya, iradenin zaman zaman elinden alinmasidir. Bu bilgilerin kötüye kullanilmasi büyü olur. Insanlar büyüden korkarlar, sebebi ise niteliginin kendileri tarafindan bilinmemesidir. Gizliliklerinin bilinmesiyle , büyü büyü olmaktan çikar. Hal böyle olunca büyüde bes unsur gözükür; Büyücü, büyü, büyüyü yaptiran, büyüye hizmetçi (hadim), büyücü ile hadim arasindaki hadimler (cinler) dir. Bunu yaptiranlar haset ve kinlerini hileli yola basvurarak almaya çalisirlar. Bu agir ve kötü etki, büyü yapilani simsek çarpmisa benzetebiliriz. Yine büyü yapmak için, biber, nal, toprak, kasik, çiçek, yiyecek, akla gelebilecek hersey kullanilir. Bütün bunlar Allah'in takdiri, izni ve mutlak bilgisi dahilindedir. Allah izin vermedikçe, büyü ile kimse kimseye zarar veremez. Yüzlerce büyü yapilir, izin verileni kul için bir ibtila, imtihan, günahlarin tekfiri,makamin yükselmesi gibi birçok hikmetleri üzerinde tasir. Fakat insanin acul (aceleci) olmasi, hikmetlerdeki bilgisizligi, imtihani kaybettirebilir.
Büyünün çesitleri; Büyünün birçok çesitleri ile karsi karsiyayiz. Her çesidin sifatlari vardir. Bunlari bir kaç gurupda toplamak mümkündür. Cezalandirmak, öldürmek, baglamak, emre almak, ara açmak, düsmanligi saglamak için yapilan büyülerdir. Yapilis sekline göre; basit, mürekkeb, meziç. Tesirlerine göre; lazim, mueaddi, topraga gömülen, mektup, serpilen,içirilen,yedirilen gibi büyücünün takip ettigi metod veya arz ve talebe göre büyü yapmalar. Bazende insanin giydigi kullandigi ele geçirilerek kötü büyüler veya tirnak deri parçasi saçlari kullanilarak korkunç büyüler yapilir. Evlenmek istedigi kiza kendisini kabul ettiremeyen kisinin, o kizin evlenmemesi, evde kalmasi için yapilan evlilikten soguma büyüsü gibi. Baska dillerde de çesitli sorular gelmesi sebebiyle diger 20 çesit büyüyü misaller vermekten su anda geri duruyorum. Kim kahin veya arrafa (cinciye) gidip ondan kendi hakkinda gizli olan seyleri sorarsa, kirk gün tevbesi (baska bir hadiste namazi) kabul olmaz. O kimse kahinin sözünü dogrularsa küfretmis olur. Baska bir hadiste "Muhammed'e (sa) indirileni inkar etmis olur." Hadis-i Serif-
Hoca diye bilinen üfürükçü, falci, cinci ve sihirbazlarin belirtileri; Yüzlerinin nursuzlugu,siyahligi, karanligi, biraz dikkatle bakildiginda belli olur. Hastanin ve annesinin ismini sorarlar. Resmi dairelerde, hatta ahirette baba ismi sorulurken, neden hep baba degil de anne? Hastanin elbiselerinden (mendil,resim iç çamasiri v.s.) isterler. Anlasilmayan tilsim, resim, rakam ve yildizlarin isimlerini yazarlar. Manasi belli olmayan tilsim ve azimetleri okurlar. Bardaktaki suya bakip huddam (çin) çagirirlar, bilgi verirler. Aleni veya gizli cin ulularindan yardim ister veya kurban keserler. Küfrü, sirki ileri olanlar, kendilerine gelenlerin ismini ve ziyaret sebebini belirtirler. Sonra da bu keramet addedilir. Necis bir seyle ayetleri maklub (ters) yazip cinlerden yardim beklerler. Yazdiklari muskanin denize atilmasini, yakilmasini veya topraga gömülmesini isterler. Hastanin yildizini ve dogum tarihini sorarlar. Halbuki yildizlar ancak semanin zineti ve seytanlarin recmi için teshir edilmistir. Daha önceden hazirladiklari muskayi, büyüyü, hastaya yapilan büyü oldugu, cinlerin huddamlarin getirdigini iddia ederler. Bazende önceki ziyaretlerden kisinin adinin ve annesinin adinin bilinmesinden cinlerini, seytanlarini ona musallat edip, tekrar ziyaretini temine çalisirlar. Dini, akademik seviyeleri olmadigi için, fatiha suresini tam tecvid ve tertil edemezler (okuyamazlar). Hilelerine el çabuklugu ve bazi kimyasal maddeleri de ilâve ederler.
Çekim Yasası’nın kısaca özeti şudur:Evren bir katalog, ve bizde bu katalogtan istediğimizi seçecek olan insanlarız.İşte istediğimiz şeylerin bize gelmesi çekim yasasının varlığıdır.
PEKİ NASIL UYGULAYACAĞIZ BU YASAYI?
Çok Basit.Sadece düşüneceğiz ve şu adımları uygulayacağız: Ne istediğimize karar verip,Onu her zaman görebileceğimiz biryere yazacağız.(İşimde başarılı olacağım,çok param olacak,sağlıklı ve mutlu bir yaşamım olacak gibi) Onu elde edebileceğimize inanacağız. Ve onu gözümüzde canlandıracağız. Bu şeyi hak ettiğimize ve mümkün olduğuna inanacağız. Günde birkaç kere gözlerimizi kapatıp istediğimiz şeyleri düşüneceğiz. Bu şeyleri elde ettiğimizdeki duygularımızı hissetmeye çalışacağız. Şu anda sahip olduklarımız için minnettar olduklarımızı düşünüp şükredeceğiz.. Ve bundan zevk almalıyız.
Evren bunu nasıl uygulaması gerektiğini ve nasıl gerçekleştireceğini bilir.Çekim yasasındaki en büyük etmen Evrendir.Çünkü evren bir katalogtur.Bizede bu katalogtan istediğimizi seçmek kalıyor sadece.Evrenin çekim yasasındaki görevi istediğimizi gerçekleştirmektir.Evren bize şöyle demektedir:
“İSTEĞİN BENİM İÇİN EMİRDİR”
Çekim yasasına göre düşünülen şeyden kopulmadığı sürece o şey gerçekleşir.Yani mutlu olmak istiyorsanız mutlu olursunuz.Veya param yok diye her zaman sıkılıyorsanız paranız hiç olmaz.Yani çekim yasasında odaklandığınız şey her zaman gerçekleşir.İster pozitif ister negatif bir düşünce olsun o kesinlikle ileride gerçekleşir.Yeterki o düşünceye odaklanın.
DÜŞÜNCE OLAY Paranızın artmasını istiyorsunuz Paranız gelecekte artacaktır Sağlıklı olmak istiyorsunuz Sağlınız düzelmeye başlar. Mutlu olmak istiyorsunuz Mutluluk size gelir
-Çekim yasasını uygularken(pozitif bir hedefe odaklanmak gibi),sizi hedefinizden uzak düşürecek hiçbir şeyi zihninizde tutmayın!Çünkü
“İNSAN NEYİ DÜŞÜNÜRSE BAŞINA O GELİR!!!!”
Unutmayın istenmeyini itmek ona güç kazandırır.Mesela savaş karşıtı eylemler,teröre karşı mücadelelerin hepsi onların gücünü arttırır.
Unutmayınki siz kendi istediklerinize sahip olabilecek enerjiye sahipsiniz.Hiçbirşey sizi yolunuzdan çıkartamaz,hiçbirşey sizin hedefinize ulaşmanıza engel olamaz!!
Enerjiyi tanımlamak gerekirse,enerji her zaman varolan,yokedilmeyen,sonsuz olan,yaratılamayan,yaratan şeydir.
İyi,güzel peki Tanrı’yı tanımlayalım?
Tanrı herhangi bir şekilden farklı olan,gücü sonsuz olan,her zaman varolan,yokedilmeyen,yaratılmayan yaratandır.
Gördüğünüz gibi tanımlar birbirine çok uyuşuyor!!!
SİZ ENERJİNİN KAYNAĞISINIZ,SONSUZ VARLIKLARSINIZ.SİZ TANRI’NIN GÜCÜSÜNÜZ,TANRI’YA NE DİYORSANIZ SİZDE O’SUNUZ!!!
Gördüğünüz gibi,isteğimize ulaşmak için gerekli olan enerjiye sahibiz.Bize sadece hedefimize odaklanmak,onu gerçekleştirmek kalıyor.
Gerçekliğinizin çeşitliliği sizi özgür bıraksın ve istediklerinizi seçin ve yaşamak istediğiniz bir şey gördüğünde,onu düşünün.Onunla ilgili duyguyu bulun ve o duyguya bürünün.Ondan bahsedin,onuna ilgili yazın.Onu kendi gerçekliğinize dönüştürün ve yaşamak istemediğiniz deneyimleri görünce,onunla ilgili konuşmayın yazmayın,endişelenmeyin,tepki vermeyin,görmezden gelmek için kendinizi zorlayın,dikkatinizi vermeyin,istediklerinize olan dikkatinizi bölmeyin!!!
Sonuç olarak:
Emrimizde olan evrenin kataloğundan seçtiğimiz hedeflere tamamen odaklanmalıyız. Zihnimizde hedefin gerçekleştiğini canlandırmalıyız. Engellerin bizi yolumuzdan çıkartmasına izin vermemeliyiz. Her zaman hedefimizin olacağına inanmalı ve hedefimizden ne olursa olsun vazgeçmemeliyiz. Çünkü evren neye odaklanırsak bize onu getirir. Eğer “Param olacak” derseniz paranız olur fakat bu esnada “Bu bir işe yaramıyor,vazgeçiyorum” derseniz,yakınlaştığınız hedeften uzaklaşıp başa dönersiniz!!!
ASLA HEDEFİNİZDEN VAZGEÇMEYİN,ONU HERZAMAN DÜŞÜNÜN,GERÇEKLEŞENE KADAR ONDAN VAZGEÇMEYİN,HEDEFLERİNİZ GERÇKELEŞTİĞİNDE,BU YASAYI UYGULAMAYA DEVAM EDİN.ÇÜNKÜ EVREN HERZAMAN HİZMETİMİZDE.BU SİHİRLE YAŞAMAYI ÖĞRENİN!!!
1-Kendini tanı
2-Alanını tanı (wicca)
3-Öğren
4-Bilgi ile öğrenileni uygula
5-Dengeyi kazan
6-Sözlerini iyi yolda kullan
7-Düşüncelerini iyi yolda kullan
8-Hayatı kutla
9-Toprağın (tabiatın) döngüsüne uy
10-Dikkatlice nefes al ve ye
11-Bedenini çalıştır
12-Meditasyon yap
13-Tanrı ve Tanrıça'yı onurlandır
WICCA:A Guide For The Solitary Pratictioner (Scott Cunningham) dan çeviridir.
“Karanlık yüzünü göster bize
Kanlı sırlarını
Bizi gölgelere
En karanlık geceye götür...”
Pagan takviminin sekiz büyük bayr******* biri olan ‘Samhain’ ayini sırasında söylenen bu sözler geceyi bıçak gibi ikiye yarardı. Ölümü kutsayan bu ayin sırasında göçmüş ruhlar için dua edilir, geçmişin izleri, ihanetleri, acı ve üzüntüleri hatırlanırdı. Nefret, çılgınlık, öfke ve intikam yüklü bu duyguların hatırlanması barış, kabullenme, bağışlama ve huzur getirirdi. El ele tutuşan kalabalık, ağlayıp bağırarak, çığlıklar atarak daireyi çözer ve Tanrıça’ya şükranlarını sunardı. Ayini geriye bakmadan terk etmek önem taşırdı. Sabahın ilk ışıklarıyla dağılan cadılar, yeni bir güne ve yeni bir döneme “Merhaba” derlerdi. Cadılar, büyü ve gizemli bir dünyanın alacakaranlığa açılan kapıları... Bilmediklerinizi keşfetmek ve sırlara yelken açmak bizimle birlikte bu eşiklerden atlamaya ne dersiniz? Önyargılarınızı bir kenara koymanızı ve hayata farklı bir pencereden bakmanızı öneriyoruz!
Bilimin temelleri büyüyle atıldı!
Yapılan bilimsel araştırmalar büyünün temellerinin tam 40 bin yıl öncesine uzandığını gösteriyor. Büyü değiştirmeye, hastaları iyileştirmeye ve ‘olduğu gibi’ bırakmaktansa yön vermeye hizmet ediyor. Bu nedenle onun için, bilimin en ilkel hali olduğunu söylemek mümkün. Antropologlar ve toplumbilimciler büyünün, bilimsel düşünce ve bilimin temelini attığından dem vuruyorlar. Büyünün tam bu noktada dinle ayrılıyor olması son derece doğal. Büyü, aynı bilim gibi gözleme dayalı ve değiştirmeye yönelik bir eylem olarak dikkat çekiyor. Oysa din statik, tartışılmaz ve mevcut olanı korumaya yönelik. Aslında büyü denilen uygulamalar Antik Yunan Dönemi’ne kadar uzanıyor. Yunan mitolojisinde gözlerine bakanı taşa çevirdiğine inanılan yılan saçlı, keskin dişli, cadı Medusa’yı düşünün! Efsaneye göre Medusa inanılmaz güzellikte bir kızdır. Athena onu öylesine kıskanır ki, sonunda son derece çirkin, yılan saçlı yaratık olarak bilinen bir Gorgon yapar. Gorgonlar öylesine ucubedirler ki, kendilerine bakan erkeklerin korkudan taş kesilmelerine sebep olurlar. Ancak Athena bununla da yetinmez ve Medusa’yı Zeusu’un oğlu Perseus’un yardımıyla öldürür. Medusa’nın iki damla kanını da Kral Erichthonius'a hediye eder. Damlanın biri hastalıkları iyileştirmek, diğeri ise, öldürücü bir zehir olarak kullanılacaktır. Tüm bunlar Medusa’nın gizemini arttırır. O artık çağlar boyunca büyücü bir kadın olarak anılacaktır. ‘Medicine’ kelimesinin nereden geldiğini daha net bir biçimde anlıyorsunuz değil mi? Bu İngilizce kelimenin kökleri Medusa’da hayat buluyor. Büyücü bir kadın ve iyileştirmeye yönelik uygulamalar. İnci bir çizgi, bilime ve eczacılığa yön veren bir efsane...
Büyünün kaynağı
Pek çok medeniyette yaşamış sayısız bilim adamının aslında birer büyücü olduğunu öne süren belge ve çalışmalar bulunmaktadır. Ploton, Pisagor, İbni Sina, Hallacı Mansur, Heraklitus ve kahin Nostradamus gibi bilimle ilgilenen insanların yaptıkları her türlü çalışmalarında büyü teknikleri ve gizli ilimler bilgisini de kullandıkları bilinmektedir. Büyü sadece batı dünyasına ait bir fenomen değildir. Uzak Asya dinleri ve Budizm’de büyü uygulamaları görülmektedir. Zen, Budizm’in varlığına inananların hayatına ciddi bir biçimde müdahale etmek için uygulanmaktadır. Yogo benzeri Uzak Doğu disiplinleri büyüsel yöntemlerin bir parçasıdır. Şamanlardan tarihin bilinen en bilge büyücüleri olarak söz edilmektedir.
Uçan süpürgeler ve büyü ilişkisi
Büyücü kadın genellikle ata biner gibi bir süpürgeye binmiş olarak gecenin buzdan semalarında süzülür. Bir cadı güzel de olsa çirkin de olsa korkunçtur. Cadı hiç kuşkusuz, tekin olmayan gecede boy gösterecek, uzaklardaki bir ‘Şabbat’a gidecek, diğer büyücülerle buluşacaktır. Gücüne güç kattıktan hemen sonra karanlıkların efendisi olan şeytanı çağıracaktır. Ayin gecenin en karanlık zamanında başlayacak ancak horoz öter ötmez bu şeytan çılgınlığı sona erecektir. Cadı bir çok dinde ve mitolojide doğaüstü güçleri olduğuna inanılan insanlardır. Cadılar erkek ya da dişi olabilirler. Cadılık günümüzde bir din olarak kabul görmeye başlamış ve İngilizce bir sözcük olan ‘Witchcraft’ adı verilmiştir. Witchcraft aynı zamanda cadılık sanatını uygulayan insanların bağlı olduğu dini vurgulamaktadır. Cadılık esas olarak, Şaman Dininin daha modernize ve sistematize edilmiş şekli olarak görülebilir. Eski Yunanca’da "Witch" tedavi eden iyileştiren, şifa veren insan anlamına gelmektedir. Eski Yunan’da Homeros cadılardan söz etmektedir. Romalı şair Horatius ‘Satirae’ adli eserinde mezarlıkta buluşan iki cadının yaptıklarını uzun bir biçimde anlatmaktadır. Avrupa’da tarih öncesi devirlerden beri cadılara inanılmaktadır. M.Ö. 3000 yıllarına ait bir mağara resminde boynuzlu bir yaratığa rastlanmaktadır. Bu yaratığı rahatlıkla bir cadı olarak betimleyebiliriz. Avrupa’nın pek çok bölgesinde buna benzer resimlere rastlanmaktadır.
Günah keçileri
Hristiyan kültüründe rastlanan cadı inancının putperest dönemden kalma olduğu söylenebilir. Cadılığın özellikle arttığı dönemler vardır. Bu artışta Druid görüşün yayılması etkili olur. Daha önceki dönemlerde sadece kara büyü yaptığına inanılan birkaç kişi kurban edilmiştir. Ama Ortaçağ’ın gölgesi cadı avının tam ortasına düşer. Katolik dünyası pek çok şeyden cadıları sorumlu tutmaya başlar. 1348’deki büyük veba salgınından cadılar sorumlu tutulur. Cadıların özellikle Cuma geceleri mezarlıklarda keçi kılığına giren şeytanla buluştuklarını inanılmaktadır. Bu tehlikeli büyücüler zehirli otlar, hayvan ve insan cesetlerinin bazı parçaları, idam mahkumlarının elbiseleriyle büyü yapmaktadırlar. Yeni doğan çocukları çalar, onları kurban eder ve cesetlerini yerler. İstedikleri kişilerin balmumundan tasvirlerini yapıp o kişiye zarar verirler. Böylece 14. yüzyıldan itibaren bir sürek avı başlar. Zaten İncil’de de cadılardan söz edilmektedir. Cadılar yakılmadıkça, içlerindeki şeytanların çıkarılamayacağına kanaat getirilir. Engizisyon mahkemeleri cadıları bağladıkları direklerin altındaki odunları tutuşturmaya başlar. Zaman içerisinde 30 bin kadın yakılacaktır. Şeytana taptıklarına inanılan cadıların sembolleri keçiyi çağrıştırıyordu. Bu nedenle şeytan çoğu zaman boynuzlu bir keçi şeklinde tasvir edildi. Günah keçisi deyimi buradan geldi.
Cadılar gerçekte kimdi?
Aslında cadılık akımı, ekonomik ve sosyal problemlerin bir sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Salgınlar, sefalet, açlık ve savaşların nedeni ezilen kitlelere açıklanmıyordu. Bu noktada başkaldıran insanların olması doğaldı. Oysa ‘Neden’ diye sormak her dönem için büyük bir tehlike taşıyordu. Büyücü olduklarına inanılanlar sadece neden sorusunu sormakla yetinmediler. Statükoya karşı çıktılar. Mevcut olanı değiştirmek isteyen, yön vermek için çabalayan ve sorgulayan insanlar Katolik dünyanın keskin sınırlarına ters düştüler. Açıkçası statüko kendinden olmayanı kabul etmiyordu. Güç kilisenin ve erkek dünyasının dışına çıkamazdı!
Pagan kültüründeki kadın rahipler
Birçok gizem örgütünde kadınlar cemaate kabul edilmezler. Ancak Druidler için bu kural geçerli olmamıştır. Kadın Druid rahibeleri cadılar olarak bilinmekte ve Druidesler olarak adlandırılmaktaydılar. Onlar ilaç hazırlamakta, şifalı ve büyülü bitkileri tanımakta ve onlardan karışımlar yapmakta son derece ustaydılar. Açıkçası onlar bilge kadınlardı. Değişik zamanlarda bir araya gelen cadılar, aralarına erkek kabul etmezler ve kendilerine özgü törenler düzenlerlerdi. Sihir ve büyü ile ilgilenen bu rahibelerin iklimlere etki ettikleri ve hayvan şekillerine girebildiklerine inanılırdı.
Kara Büyü
Büyü ak ve kara büyü olarak ikiye ayrılmaktadır. Ak büyü genellikle başkalarına yara sağlamakta ve doğal felaketlere karşı bir panzehir olarak kullanılmaktadır. Kara büyü ise tamamen kötülük için yapılır. Hedef seçilen insanın sağlığını, işini ve ilişkilerini bozmaya yöneliktir. Tek Tanrılı dinlerin yasakladığı büyü çeşidi de budur. Kara büyü işinde olanların asla merhamet duymadıkları söylenir. Genellikle bu işi menfaat için yapmaktadırlar. Aslında büyücülük ‘Satanizm’ olarak adlandırılan bu çarpık durumdan belirgin bir biçimde ayrılır. Satanizm’in uygulama merkezi kara büyüdür. Ayinlerde kurban sunumu ve cinsellik istismarına sıkça rastlanır.
Günümüzün büyüleri ve büyücüleri
Genellikle büyü ve büyücünün karanlık bir dünyaya ait olduğu düşünülmektedir. Sır dolu söylentiler insanların böyle düşünmesine olanak vermiştir. Aslında tüm bunlar doğrudur. Büyü gerçekten de gizemli bir dünyaya aittir. Çoğu zaman kötü amaçlar ve karanlık işler için kullanıldığı bir gerçektir. Günümüzde bilimin çeşitli dalları olağanüstü bir gelişme göstermektedir. Birçok insan bu gelişimin ardında büyünün olduğunu söylemektedir. Bazı gelişmelerin sırrı hala çözülemez. Metafizik bir boyuttaki tartışmalar bilimin gölgesinde kalmaktadır. Gizem ve okült kitapları batı dünyasında peynir ekmek gibi satmaktadır. Hayalet avcılığı, insanın kendi manyetik alanını kullanarak güce ulaşması olarak adlandırılan levitasyon, metafizik ve telepati gibi konulara ilgi büyüktür. Bu konular aynı zamanda medyanın gündeminden de düşmez.
İngiltere’de Margred Thatcher’in görevini bırakması için büyü yapıldığı söylentileri ayyuka çıkar. Benzeri bir söylenti de ülkemizde geçerli olur. Söylentiye göre Özal’ın sonunu büyücüler hazırlamıştır. Her iki iddia da modern büyücülük çizgisine konu oldu.
Herkes büyü yapabilir mi?
Bu konu bir sır olarak gizemini korusa bile onunla ilgili daha fazla şey bilmekteyiz. Kendilerini çağdaş büyücü olarak niteleyen birtakım insanlar bu işin herkes tarafından yapılamayacağını dile getiriyorlar. Ancak bu ifadelerin ardında daha çok bu disiplini paylaşmamak ve bilgiyi bir sır olarak tutma isteği yatıyor. Büyünün doğuştan bazı yetenekler, disiplinli bir çalışma ve öğrenmesi zor uygulamalar gerektirdiği kesin. Ancak konunu uzmanları günlük hayatını biraz daha keyifli hale getirmek isteyen herkes bazı kolay büyü yöntemlerini uygulayabilir diyor. Size hitap edecek örnekler mi istiyorsunuz? Buyurun güle güle kullanın...
Sınav kazandıran büyüler
Bu Druid büyüsüyle sınav kazanmaya çok yakın olacaksınız. Uygulamaya ön hazırlıkla başlamak gerekiyor. Dersin başına oturmadan önce TUMURİ ERREN kelimesini yüksek sesle birkaç kez tekrar etmeniz zihninizi açacaktır. Sınav günü kesinlikle koyu renkleri tercih etmeyin ve metallerden uzak durun. Bunlar enerjinizi tıkayacaktır. Sınav masasına geçtiğinizde kağıdınızın üzerine silgiyle SAMSA yazıp bunu yine silgiyle silin. Her soruda mutlaka kısık sesle MEDİCİ diyin. Sınavı bitirdikten sonra Druid rahiplerine şükranlarınızı sunmak için TENKE kelimesini beş kez yüksek sesle tekrarlayın.
Sevgiliyi geri kazanmak için yapılan büyüler
Terk eden kişinin fotoğrafını alın ve sirke dolu bir kabın içinde bekletin. İşe yaradığını göreceksiniz. Yine ter eden sevgilinin beyaz bir gömleğini alıp onu yüz parçaya ayırmak sizi terk edilmenin kötü etkilerinden arındıracaktır.
Şans oyunlarında kazanmak için
At yarışlarına merakınız mı var? kazanmasını istediğiniz atın adını bir kağıda yazdıktan sonra kağıdı ters çevirip arkasına da on bir kez SEMTİNİ yazın. Büyünün tutması için oynadığınız atın kazanacağına inancınızın tam olması gerekir.
Yüksek cinsel performans için yapmanız gerekenler
Büyücülerin en üst mertebeye ulaşabilmeleri için bu büyüyü bilmeleri gerekmektedir. Çünkü en büyük talep bu konudadır. Bu büyülerden bazılarını sizinle paylaşmakta sakınca görmüyoruz. Yedi gün boyunca her gece bol miktarda ıstakoz yiyin. On iki gün boyunca şeker ve şekerli her şeyden uzak durun. Yatağa girmeden önce on iki kez KEKANSO diyin. Ayın tek günleri koyu çift günleri açık renk pijama giyin.
İş ararken yapmanız gerekenler
İş görüşmesine giderken her iki ayakkabınızın altına da OKKUNU kelimesini yazın. Bir parça ekmeğin üzerine şeker dökün ve bunu üç lokmada yiyin. Her lokmada yüksek sesle SUPPİR kelimesini tekrarlayın. Başvuru sırasında avucunuzun içine iki yıldız çizin. Başvuru formundaki A harflerinden herhangi üçünün içine yıldız çizin. Göreceksiniz ki faydası olacak.
Kısmetinizi açın!
Bir parça kedi tüyünü sabah kapıdan çıktıktan hemen sonra yere atın. Üzerine basın ve ezerken ONKAN kelimesini yedi kez tekrar edin.O gün ve devam eden bir hafta boyunca büyük kısmetler kapınıza gelecek. Bu büyü sadece her ayın altıncı günü yapılabilir.
Patronunuza dilediğinizi yaptırın!
Rahat bir iş yeri, fazla maaş ve bir terfi... Üzerine VERRİHUM MEİNN TİMER yazdığınız bir kağıdı patronunuzun koltuğu altına yerleştirin. İşlem tamamdır.
Düşmanlarınızı alt edin!
Bu büyü için her ayın ikinci gününü beklemek zorundasınız. İşe beyaz bir kağıda bir kare çizerek başlayın. Karenin içine KARREMUN kelimesinin yanı sıra düşmanlarınızın ad ve soyadlarını yazın. Karenin her köşesine ise beş köşeli birer yıldız resmi çizin. Kağıdı ateşte yaktıktan sonra külleri havaya savurun. Gönül rahatlığıyla beklemeye çekilin!
Bazısı aşkı çekiyor, bazısı aşkı itiyor. Bazısı da cinsel dürtüleri harekete geçiriyor veya istediğiniz kişi ve ilişkiyi size getiriyor.
Herkesin üstünde farklı güçleri vardır.Dünyanın pek çok ülkesinde taşlar enerji çalışmalarında, çeşitli ritüellerde, olumsuzlukları olumluya çevirmede ve terapilerde kullanılıyor. Siz de aşkı nasıl ve ne şekilde hayatınıza sokmayı arzuluyorsanız o yönde yoğunlaşarak taşları kullanabilirsiniz. Ama dikkat! Bazı kişilere bu taşlar çok yoğun veya çok ağır gelebilir. Taşı normalde sizden önce kimin nerden alıp nereye getirdiği bile çok önemli. Çünkü bu taşlar enerjiyi hızlı bir şekilde aktif hale getirebildikleri için sizden önce biri taktıysa ya da ellediyse, o kişinin yaşadığı olumlu veya olumsuz herhangi bir duygu size aktarılabilir.
Alacağınız taşı sevmeniz şarttır. Taşınıza kendiniz de anlamlar yükleyin, taşınız sizi anlayacaktır. Taşlar evrenin bir parçasıdır. Taşıdığınız özel taş size bazı güçler verir. Taşlarınızı pozitif enerjisine inandığınız kişi veya yerlerden alın.
AMETİST
Aşkı çeker. Tutkuyu anlatır. Eğer tutkulu aşkları seviyorsanız ametist kullanın. Ametist gizemli ve yoğun duyguların da taşıdır. Size çok değer veren birini veya size kendini aşk anlamında feda edecek birini arıyorsanız ametist tam sizin için...
MIKNATIS
Sadakati kuvvetlendirir. Âşık olduğunuz kişiyi size yakınlaştırır, çeker, aranızdaki cinsel yaklaşımı destekler.
Aşkınızın yastığının altına koyacağınız mıknatıs onu size yaklaştırır. Aşka dair enerji çalışmalarında mıknatıs sıklıkla kullanılır.
İnsan vücudunu çok hızlı etkileyen mıknatıs, sevişmeden önce vücuda sürülürse tutku katsayısını artırır.
KEHRİBAR
Sadakati ve cömertliği anlatan bir taştır... Erkekte iktidarı, kadında doğurganlığı yoğunlaştırır.
Düzgün, olumlu, rutin ama gelecek vadeden köklü bir aşk için kehribar kullanın. Rengi bile insanı rahatlatır. Dokunduğunuz anda içiniz huzurla dolar.
KUVARS
Negatif etkilere karşı korur, güçlü, pozitif enerji yayar. Yatak odanızda size özel bir köşeye koyacağınız, özellikle pembe bir kuvars taşı aşkı size getirir.
Kıskançlık ve kin gibi negatif etkileri dağıtır. Kalbe yakın taşıyacağınız pembe kuvars sevginizi attırır, olumlu düşünmenizi sağlar.
Bir kuvars kristalini arındırmak ve ona yeniden pozitif etki yüklemek için sık sık tuzlu suda bekletin veya ara sıra onu toprağa gömün.
ZÜMRÜT
Aşk taşlarının en asil ve en gizemli olanıdır... Takan kişi aşka ve sevmeye açık hale gelir. Bir erkek size zümrüt hediye ederse o gerçekten de hayatınızın aşkı olabilir.
Rengi ve ışığıyla tarihte birçok ünlü ve özel kadının gözdesi olan zümrüt, yeşil rengiyle aynı zamanda dinginliği de getirir.
YAKUT
Aslında herkesin takamayacağı, zor bir taştır. Yoğun ve sarsıcı bir enerjisi vardır. Rengi ise baştan çıkarıcıdır.
Yakut seven ve taşıyan kadınlar genelde tutkulu ama zor tiplerdir, erkeklerin hem arzuladığı hem de korktuğu tiplerdir. Bu taş aşırılığı dengeler.
Cinsel istek uyandırır, tılsımlı bir yönü vardır. Sıra dışı aşkların taşı da diyebiliriz.
SAFİR
İlişkinize olan inancınızı güçlendirir, güven verir. Kuşkuları ortadan kaldırır, ilişkiyi köklü hale getirir.
Kişiye şefkat duygusu verir, ruhsal ve aşksal olarak sizi daha istekli ve duyarlı kılar. Ayrıca safir takarak kendinizi daha özgür hissedersiniz.
AYTAŞI
İhtirasları körükler. Durağan ilişkileri daha tutkulu boyuta taşır. Bu taş aynı zamanda sezgiyi kuvvetlendirir.
Taktığınız takdirde olayları önceden sezinlemeye başlarsınız. Yıldızı düşük olan kişiler bu taşla şansı da çekebilir.
LAL
Cinsel enerjiyi ve duyarlılığı arttırır. İlişkiye ayrıca dostluk ve iyimserlik de katar. İlişkide yaşanabilecek olumsuzlukları ortadan kaldırır. Bazı inanışlara göre; takan kişi fark edebilirse herhangi bir olumsuzluk yaşanabileceği zaman taşın rengi değişir...
Kuvvetli bir sevgi aşk için; gün doğarken yedi sabah, yedi yüz seksen altı (786) defa besmele suya okunur ve muhabbeti istenilen kimseye içirilirse kuvvetli bir sevgi ve muhabbet meydana gelir.
Her ne istiyorsan kendinde ara. Senin canının içinde bir can var, o canı ara. Senin dağının içinde bir hazine var, o hazineyi ara. Eğer yürüyen dervişi arıyorsan; onu senden dışarıda değil, kendi nefsinde ara. Aşkı arıyorsanda yine kendinde ara. Çünkü herşey sende bitiyor. Herşey senin neyi nekadar istediğine bağlı. Birini çok seversin. Onun seni sevmesi bile senin nekadar istediğine bağlıdır. Bu konu hakkında daha detaylı bilgi için bizimle iletişime geçiniz. Dilerseniz aşağıda verdiğimiz örneğide uygulayabilirsiniz. Bir tatlı üzerine x kere okuyunuz ve sevmesini istediğiniz kişiye yediriniz.
Tarot Büyüsü uzun zamandır kullanmadığınız eski bir Tarot destesiyle veya bu büyü için özellikle satın alacağınız yeni bir desteyle yapılır. Bu büyü sayesinde aranızdaki aşkı güçlendirebilir veya aşık olduğunuz kişiyi cezbede bilirsiniz.
Bir Tarot destesi haricinde şunlara ihtiyacınız olacak :
Pembe veya kırmızı bir mum
Gül taçyaprakları
Pembe bir giysi
Sizin ve sevdiğinizin birer fotoğrafı
Tarot kartları içerisinden aşkı, şehveti, iletişimi, mutluluğu ve buna benzer, bir ilişkiyi güçlendirecek nitelikte şeyleri ifade eden kartları ayırın (Aşıklar, Kupa Kızı, Kupa Yedilisi, Kupa Ası, Kupa Onlusu, İmparatoriçe, Kupa Üçlüsü, Yıldızların Kızı, Kupa Şövalyesi, Yıldız... bu kartlardandır)
İlk kartı alın ve üzerine Biraz Gül taçyapraklarından döküp üzerine mumu damlatın. Henüz mum eriyiği sıcakken ikinci kartı bu kartın üzerine yapıştırın. Bu işlemi bütün kartlar için tekrarlayın ve aralarına gülleri dökmeyi de unutmayın.
Kullandığınız bu kartlar birbirine iyice yapıştıktan sonra sevgilinize ve kendinize ait fotoğrafları alın ve birbirine yapışmış olan bu tarot kartlarının üzerine yerleştirin. (Eğer büyüyü o kişiyi cezbetmek için yapıyorsanız, bu cezbedeceğiniz kişiyi en iyi şekilde temsil eden tarot kartını alıp en alta ve kendi fotoğrafınızı da en üste koyun.) Bunları pembe giysinin içine koyup giysiyi katlayın ve özel bir çekmecenize yada bir kutuya koyun. Yeni ayın başlangıcı olan her gece, büyü işe yarayana dek, bu giysiyi o kutudan çıkartın ve içindeki kartları ay ışığı gören bir yere koyun. Ancak unutmayın ki bu büyü zaten sizinle ilgilenen biriyle aranızdaki ilişkiyi kuvvetlendirmek içindir. Eğer yeni bir aşk arıyor, birini cezbetmek istiyorsanız, ilk dördünden hemen sonra, dolunay olmadan önce her gece, ta ki o kişi hayatınıza girene dek bu işlemi yapmalısınız... Büyü etkisini gösterir göstermez kartları yakarak enerjiyi serbest bırakın.
şansızlıkları kişiden uzaklaştırmak için kullanılan çok güçlü bir büyüdür.Bu yüzden anlatım kısmına geçmeden önce kimlerin bu büyüyü kullanması gerektiğini belirtmeliyim. Sürekli başarısız kısa sürekli ilişkiler yaşayan ya da yıllardır hayatına kimseyi sokamayan ve en önemlisi aşk mevzularında şanssız olduğu kanısına sahip kişlerin bu büyüyü kullanması gerekir. Bu kanıya sahip olunması çok önemli. Bazen kendi enerjiniz ya da dışsal enerjiler yüzünden birilerinin hayatınıza girmesi engellenir.Koca karı tabiri ile kısmet yolunun tıkanması durumudur. Bu büyüdeki ritüel bu tarz bir engeli etkili şekilde kıracaktır. Tek uyarım sahip olduğunuz karma ile şansız olduğunuz ve enerjinin engellendiği kanısını birbirine karıştırmamanız. "X kişisi tarafından hayalkırıklığına uğratıldım bu büyüyü yapmalıyım" olmamalı. Uzun süredir gözle görülür ve çevrenizce onaylanmış, yaratılmış bir kalkan olduğuna inanıyorsanız bu büyüyü kullanın. Çünkü aksi ise karmanıza müdahale etmiş olursunuz. Umarım bu kısım kafanızda netleşmiştirJ
Şimdi büyüyü uygulamamız gereken zamn dilimi ilk önemli olan şey. Bunun için dolunay haftasını belirlerseniz çok daha yerinde olur. Tılsımla birlikte uygulanan bir büyü olduğu için tılsımı yazış gününüz Jüpiter günü olan Perşembe olmalı.Ama Perşembe’den önce 3 gecelik bir hazırlanış dönemimiz var.
Beyaz, temiz ve öncesinde başka işler için kullanılmamış, aşağıdaki tılsımı yazabileceğimiz büyüklükte bir kumaş parçası buluyoruz.
Pazarı Pazartesiye bağlayan gece, 12 den sonra son banyonuzu yapın. Çünkü 3 gün süresince banyo yapmamanız gerekiyor.Pazartesiye girdiğimiz andan itibaren bu temiz kumaş parçasını teninize 3 gün süresince değicek şekilde yanınızda taşımalısınız. Nasıl taşırım derseniz en pratik olanı giydiğiniz çorabın içine katlayarak ve teninize değicek şekilde sokmanız.Böylece dışarı çıksanız bile sizinle olucak.
Kumaş olayını hafife almayın çünkü bu kumaş 3 gün süresince sizin hayatınıza ve enerji alanınıza tanık olacak tek şey.Onunla bağlantı kurmanız çok önemli. O yüzden şahit olduğunu ve canlı olduğunu hissedin. Enerji alanınızı izleyen meraklı bir çocuk olduğunu farz edin. Hatta kendinizi alg onu da mantar şeklinde düşünün, ve mutualist bir yaşam sürmekte olduğunuzuJ Sizinle yaşayan , ama sizden bir şeymişçesine bağlantı kurun. Bu kısım hiç zor değil hatta eğlenceli eğer birazcık hayli gücünüzü kullanırsanız çok kolay olduğunu görürsünüz. Onu enerji alanınızın dibinde duran bariyeri inceleyen, enerji yazılımınızı tarayan ve virüsleri tespite her an hazır bir Kaspersky gibi düşünün J
Çarşambayı perşembeye bağlayan gece 12’den bu kumaşı alın ve onu en kirli olabilecek hale getirin. Yatağınızın altı, koltuğun altı gibi tozlu olabilecek alanlarda gezdirin öyle ki masumiyetinden eser kalmasın, kirlensin tozlansın ve pislensin. Ama dikkat bu arada leklenmesin yani çamura batırma gibi bir olaydan ziyade pislensin. Sonra banyoya gidin. Banyoda,pislenen kumaş parçanızın üzerine tılsımı yazın. Kimse sizi rahatsız etmesin.Tılsımın yazımı kağıt üzerinde pratik yaptıktan sonra oldukça kolay. Son olarak tılsımın yazılı olduğu kumaşı yakın.Tamamiyle yansın ve kül olsun. Yanma işlemi biter bitmez banyo yapın. Banyo olayı önemli onu geciktirmemelisiniz. Banyonuz yaptıktan sonra gece yarısı kumaştan geriye kalan külleri hanenizden uzak bir yerde rüzgarla birlikte savurun. Emin olun tüm şanssızlık sizden ayrıldı. Yazmanız gereken İbrani Tılsımı:
Eklemek istediğim diğer nokta bu tılsımı yazarken mürekkep ve "kardeşkanı"(aktarlarda bulabileceğiniz) kullanmanız ritüele uygun olucaktır. Tılsım'ın kaynağı: Al Toukhi's Egyptian Red Magick